Franchise(Franchising) Sözleşmesi
2 Mart 2019
COVİD-19 SALGINI VE SÜRELERİN DURDURULMASININ İSTİSNALARI
16 Nisan 2020

SÜRELERİN DURDURULMASI VE COVID–19 SALGINI

Covid-19 salgını nedeniyle sürelerin durdurulması kararı verilmiştir. 26 Mart 2020 tarihli ve 31080 sayılı Resmi Gazete 1. Mükerrer sayısında yayımlanarak yürürlüğe giren 7226 Sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile vatandaşların hak kaybına uğramaması için dava açma, icra takibi başlatma, başvuru, şikâyet, itiraz, ihtar, bildirim, ibraz ve zamanaşımı süreleri, hak düşürücü süreler ve zorunlu idari başvuru süreleri de dâhil olmak üzere bir hakkın doğumu, kullanımı veya sona ermesine ilişkin tüm süreler adli ya da idari yargı ayrımı yapılmadan fakat İİK ayrı tutularak 13.03.2020 tarihinden 30.04.2020 tarihine kadar durdurulmuştu. Bu karar 30.04.2020 tarihinde 2480 numaralı Cumhurbaşkanı kararı ile 15 Haziran 2020 tarihine kadar uzatılmıştır.

Sınai Mülkiyet Kanununda belirtilen süreleri de kapsamaktadır. Sınai mülkiyet kanunda düzenlenen süreli işlemler de 13.03.2020 tarihinden 30.04.2020 tarihine kadar durdurulmuştu. Yapılan son değişiklik ile bu tarih 15.06.2020 tarihine ertelenmiştir. Süreli işlemlere örnek olarak hak sahibi kimsenin üçüncü bir kişinin marka başvurusuna itirazda bulunması, marka sahibinin marka tescilini yenilemesi gibi işlemler verilebilir. Hak sahiplerine belirtilen tarih aralığında yapılması gereken işlemleri, 15.06.2020 itibarıyla geriye dönük şekilde yapabilme imkanı tanınmıştır.

Hak Düşürücü Süre ve Zamanaşımı Nedir?

Öncelikle hak düşürücü süre ve zamanaşımı kavramlarını tanımlamak gerekir. Hak düşürücü süre bir hakkın kullanımının belirli bir süreyle sınırlandırılması ve söz konusu süre dolduğunda artık hakkın sona ermesi, tabiri caizse tamamen ortadan kalkmasıdır. Hak düşürücü süreler yargı mercileri tarafından re’sen yani kendiliğinden dikkate alınır ve süresi geçmiş bir hak kullanılmak istendiğinde bu girişim yargı mercileri eliyle engellenir. Örneğin bir idari işlemin iptali için Danıştay ya da idare mahkemelerinde açılması gereken iptal davası sürelerin durdurulması kararı 60 günlük hak düşürücü süreyle sınırlandırılmıştır. Bu süre geçtikten sonra iptal davası açılırsa, hak düşürücü süre dolduğundan davanız reddedilecektir.

Zamanaşımı süresi ise hak düşürücü sürelerde olduğu gibi hakkı sona erdirmez, fakat zamanaşımına uğramış bir hak kullanılmak istendiğinde artık ihtilaflı tarafın hakkın gereklerini yerine getirmekten kaçınması mümkündür. Zamanaşımı süresi yargı mercileri tarafından kendiliğinden dikkate alınmaz, hakkın ileri sürüldüğü kişinin zamanaşımı itirazında bulunması gerekir. Örneğin Türk Borçlar Kanunu uyarınca Kanunda aksi öngörülmeyen borçlar 10 yıllık zamanaşımı süresine tabidir; 1 Ocak 2010 tarihinde borçlanan kimse 1 Ocak 2020 tarihi geldiğinde hala borcunu ödememişse, alacaklı borcun ödenmesini istediğinde zamanaşımı defini ileri sürerek borcu ödemekten kaçınabilecektir.

Sürelerin Durdurulması, Hak Düşürücü Süreleri ve Zamanaşımı Sürelerini nasıl etkiler?

Hak düşürücü süre ve zamanaşımı süresi kavramları tanımlandığına göre sürelerin 13.03.2020 tarihinden 15.06.2020 tarihine kadar 124 gün süreyle durdurulması kararı uyarınca hak düşürücü sürelerin ve zamanaşımı süresinin nasıl hesaplanacağı açıklanacaktır.

Zamanaşımı süresinin ve yahut hak düşürücü sürenin dolmasına 13 Mart 2020 tarihi itibarıyla on beş gün ya da on beş günden az kalmış ise bu sürelerin dolumu 15 Haziran 2020(dahil değil) tarihinden itibaren 15 gün uzamış sayılır. Örneğin vergi davaları 30 günlük hak düşürücü süreye tabidir; bir kişi vergi ihbarnamesini 19 Şubat 2020 tarihinde tebellüğ etmiş olsun. Bu ihbarnameye istinaden vergi davası açma süresi kanun değişikliğinden önce 20 Mart 2020’de dolacakken, yapılan değişiklik sayesinde 30.06.2020 tarihinde dolacaktır.

Zamanaşımı süresinin ve yahut hak düşürücü sürenin dolmasına 13 Mart 2020 tarihi itibarıyla on altı gün ya da daha fazla varsa veya bu süreler en geç 15 Haziran 2020 tarihinde doluyorsa, süreler 13 Mart 2020(bu tarih dahil) tarihinde durmuş sayılıp kalan süre 15 Haziran 2020’yi takip eden 16 Haziran 2020 tarihinden itibaren eklenerek hesaplanır. Örneğin kira bedelleri, anapara faizleri gibi dönemsel edimler 5 yıllık zamanaşımına tabidir; bir malik kiracısından 02 Nisan 2015 ayına ait tahsil edemediği kira bedelini tahsil etmek için dava açma yoluna gidecekse, değişiklikten önce kiracının zamanaşımı defini kullanamaması için en geç 02 Nisan 2020 tarihinde dava açmalıydı. Ancak yeni düzenlemeye göre 13 Mart 2020(dahil) – 2 Nisan 2020 arasındaki 21 günlük kalan süre 16 Haziran 2020 tarihinden başlayacaktır. 16 Haziran 2020’ye eklenerek hesaplanacak ve zamanaşımı süresi 6 Temmuz 2020 tarihinde dolacaktır.

Süre Hesabında Dikkat Edilmesi Gerekenler

Bunlara ek olarak, zamanaşımı süresinin veya hak düşürücü sürenin dolum tarihi hafta sonu tatiline veyahut resmi tatillere denk gelebilir. Bu durumda kararı ile süre tatilin son gününü takip eden ilk iş gününe uzamış sayılır. Örneğin, değişiklik sonrasında bir sürenin sona erme tarihi Pazar günü ise, süre Pazartesiye uzamış sayılır.

Sürelerin 30.04.2020 tarihine kadar durdurulması kararı Cumhurbaşkanı tarafından altı aydan fazla olmamak üzere uzatılabilirdi. Karar Cumhurbaşkanı tarafından 15.06.2020 tarihine kadar uzatıldı. Yeni bir düzenleme gelene kadar Kanun değişikliği doğrultusunda sürelerin nasıl hesaplanacağı açıklanmıştır. Covıd-19 salgını ekonomi, sağlık gibi birçok alanın yanında yargıyı da olumsuz yönde etkilemiştir. Hak kayıplarının yaşanmaması adına yapılan değişiklik sonrasında son günlerin doğru hesaplanması önemlidir.

Av. Eşref BORÇA ve Stj. Av. Ecem ATASEVEN